CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya'nın açıklaması;
Öğretmenlerimize dayatılan “Uzmanlık ve Başöğretmenlik” sınavından önce, bir kez daha uyarılarımızı ilgili kurum, kuruluş ve kamuoyu ile paylaşmak istiyorum.
ANAYASA MAHKEMESİNİN KARARINI SINAVDAN ÖNCE VERMESİ ÖNEMLİDİR
Milli Eğitim Bakanlığı, Uzman Öğretmenlik ve Başöğretmenlik sınavını öğretmenlerin ve eğitim sendikalarının tüm itirazlarına rağmen, 19 Kasım 2022 Cumartesi günü yapmayı planlamaktadır.
Milli Eğitim Bakanı Sayın Mahmut Özer, “inatlaşma” uğruna sınavı iptal etmeyerek öğretmenlerimizi mağdur edecektir.
Bu aşamada Anayasa Mahkemesinin kararını ne zaman vereceği önem kazanmaktadır. Anayasa Mahkemesinin kararını 19 Kasım 2022 Cumartesi gününden önce vermesi öğretmenlerimizin mağduriyetinin önüne geçecektir. Çünkü Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürümemektedir. Yüce Mahkemenin kararını 19 Kasım tarihinden önce vermesi tartışmaları da ortadan kaldıracaktır.
15 SENDİKADAN ANAYASA MAHKEMESİNE ORTAK DİLEKÇE
7354 sayılı Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun eğitim alanında okullarımızda, öğretmenler ve öğrenciler için ortaya çıkaracağı telafisi imkansız sonuçlar hakkında, Anayasa Mahkemesi’ni “Yargının Dostları” (Amicus Curiae) olarak bilgilendirmek amacıyla 15 eğitim sendikası tarafından hazırlanan ortak dosya sunuldu.
SORULAR ELDEN ELE DOLAŞIYOR
19 Kasım 2022 Cumartesi günü yapılacak “Uzmanlık-Başöğretmenlik” sınavı öncesi öğretmenlerimizden çok sayıda ihbar alıyorum. Bazı sendikaların öğretmenlere hazırlık kitapçıkları dağıttığı, bunun yanı sıra sınavda çıkacak soruların da elden ele dolaştığı iddiaları tarafıma ulaşıyor. Bir Vatandaş, bir öğretmen ve bir milletvekili olmanın sorumluluğuyla konuyu kamuoyuyla paylaştım. Milli Eğitim Bakanlığını da iddialar konusunda uyardım.
Ancak bazı basın organlarında Milli Eğitim Bakanlığının hakkımda suç duyurusunda bulunacağı haberleri yer aldı. Milli Eğitim Bakanlığı iddiaları araştırıp tedbir alacağına, hakkımda suç duyurusu yapmaya hazırlanıyorsa, diyecek bir şey yok! Hodri meydan!
Milli Eğitim Bakanlığını iddialar konusunda bilgilendirmek, tedbir alması için uyarmak ne zamandan beri suç sayılıyor. O zaman hiç kimse, önceden tedbir alınması için ihbarda bulunmasın. İstediğiniz adalet bu mu?
Eğer bu kitapçıklarda yer alan sorulardan bir tanesi 19 Kasım’da çıkarsa, oturduğunuz binaları size dar ederim.
Milli Eğitim Bakanlığının, bu ülkede sınav soruları hiç çalınmamış gibi umursamaz tavrı, öğretmenlerimizi tedirgin etmektedir.
KULAĞINI KAŞIYAN DEĞİL CAN KULAĞIYLA DİNLEYEN BAKAN
Biz öğretmenin karşısında kulağını kaşıyan, yüzüne dahi bakmayan değil; öğretmeni can kulağıyla dinleyen bir Milli Eğitim Bakanı istiyoruz.
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'e oturduğu koltuk ağır gelmiş olacak ki Hatay’da atanmayan öğretmeni dinlemediği gibi, kendisine uzatılan çiçeği de almadı. Sn. Mahmut Özer, çiçeğini almadığın öğretmenler bir gün atanacak; ancak öğretmene reva gördüğün muamele unutulmayacak. Tüm öğretmenlerimiz adına sizi kınıyorum.
MİLLİ EĞİTİM BAKANI SENDİKALARA RANDEVU VERMEDİ
15 eğitim sendikası Öğretmenlik Meslek Kanunu ile 19 Kasımda yapılacak kariyer basamakları sınavının iptali için bir araya gelerek eylem birliği yaptı.
Anayasa Mahkemesinin Öğretmenlik Meslek Kanunu esastan görüşmeye başlamasından sonra da 15 eğitim sendikası Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özerden randevu talep etti. Ancak Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer öğretmenlerimize randevu vermedi.
Son çağrımı Milli Eğitim Bakanı Sayın Mahmut Özer’e yapmak istiyorum. Sayın Bakan, öğretmenleri ve onları temsil eden sendikalarını yok sayarak bir yere varamazsınız. 19 Kasım 2022 Cumartesi günü yapılacak “Uzmanlık-Başöğretmenlik” sınavını iptal edin. Tüm öğretmenlerin ücretlerinde insanca yaşayabilecekleri onanlarda iyileştirme yapın. Öğretmenlerimizi mağdur etmeyin.